Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Av.Ali YÜKSEL/Av.Cihan AVCI - İş Kanunu'nun kapsamı açısından ev hizmetleri (09.06.09) PDF Yazdır e-Posta
09 Haziran 2009

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2007/27814 E. ve 09.10.2008 tarihli kararında 4857 sayılı İş Kanunu'nun kapsamı anlamında ev hizmetleri kavramına açıklık getirmiştir. Yargıtay bu kararında bir anlamda önüne gelen hadise ile bağlı kalmamış ve 4857 sayılı yasanın 4. maddesinde kanun kapsamı dışında bırakılan ev hizmetleri kavramından ne anlaşılması gerektiğini belirtmiştir. Yargıtay, kararında hangi tür çalışmaların ev hizmetlerinden sayılıp, kanun kapsamı dışında bırakılacağını belirttikten sonra, niteliği gereği ev hizmetlerine benzemekle, ev hizmetlerinden sayılmayacak çalışmaları da belirtmiştir. Gerçekten de yasa koyucunun 4857 sayılı İş Kanunu'nun 4. maddesindeki ifadesi bir çok açıdan duraksamaya sebep olagelmektedir.

İncelememize konu Yargıtay kararındaki olayda davacı, ihbar- kıdem tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiş olup talep yerel mahkemece kısmen hüküm altına alınmıştır. Yerel mahkemenin kararı her iki tarafça da temyiz edilmiştir.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını temyiz mercii olarak incelemiş ve yerel mahkemenin kararını bozmuştur. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi kararında, öncelikle uyuşmazlık konusu yapılan işin ev hizmeti olup olmadığı ve işçinin İş Kanunu kapsamında kalıp kalmadığının araştırılması gerektiğini vurgulamış, davacının çalışmasının ev hizmeti olarak nitelendirilmesi halinde ise İş Mahkemesinin görevsizlik yönünde karar vermesi gerektiğini belirtmiştir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi bu kuraldan hareketle, 4857 sayılı kanun kapsamı dışında bırakılan ev hizmetlerinden kastedilen çalışmanın, evde yapılan aşçılık, uşaklık, temizlikçilik gibi işler olduğunu belirtmiştir. Olayda da davacı kişinin, çalışmayan aile bireylerini evden alarak, alışverişe, şehir içinde gezmeye götüren, boş zamanda ev ve eklentilerinde zamanını geçiren şoför olduğunu, bu kişinin yaptığı işin de ev hizmeti mahiyetinde olduğu ve İş Kanunu kapsamına girmediği tespit etmiştir.

Yargıtay bu şekilde ev hizmetlerinden ne tür çalışmaların anlaşılması gerektiğini söyledikten sonra, evde hastaya bakan hemşirenin, ev sahibine ait ev ve bahçesinde bekçilik yapan ve ağırlıklı hizmeti bekçilik olan kişinin çalışmasının iş kanunu anlamında bir hizmet akdi olduğunu da belirtmiştir.

Karardan da çok net şekilde anlaşılacağı üzere bir ev içerisinde, yapılan ve evin rutin işlerinin görülmesine ilişkin çalışmalar ev hizmetinden sayılacaktır. Bu noktada ev hizmetinde çalışan kişilerin hizmet ettiği evde ikamet edip etmemesinin de önemi yoktur. Ev hizmetlerinin nelerden ibaret olduğuna ilişkin kriter bir ev içerisinde mutat olarak yapılan işler doğrultusunda tespit edilmiştir. Kararda ev hizmetinden sayılan çalışmalar esasen, hizmetçilik, aşçılık, temizlikçilik gibi işlerdir. Bu işler evde o iş için birisi çalıştırılmasa dahi yapılması gereken işlerdir. Oysaki ev hizmeti olarak kabul edilmeyen işlerden olan hemşirelik ve bekçilik bir evin mutat işlerinden değildir.

http://www.dunyagazetesi.com.tr/yazar.asp?authId=117