Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Hükümetin yeni eylem planı: Daha az borçlanma, daha çok istihdam PDF Yazdır e-Posta
10 Ekim 2007
Image
  
  
60. hükümetin yılbaşına kadar uygulayacağı üç aylık acil eylem planı belli oldu. 73 eylem planı hazırlanırken, öncelik sosyal güvenlik, özelleştirmeler ve enerjiye verildi

 

Buna göre Anayasa Mahkemesi'nin bazı maddelerini iptal ettiği sosyal güvenlik reformu yasa tasarısı tekrar Meclis'e sunulacak. Mevcut özelleştirme ihaleleri tamamlanacak. Petkim'in yüzde 51 kamu hissesinin blok satış işleminin sonuçlandırılması için ÖYK kararı çıkarılacak. Enerji sektörüne yönelik tedbirler, Yüksek Planlama Kurulu (YPK) ve enerji zirvesinden çıkacak kararlara paralel olarak uygulamaya geçirilecek.

Başbakanlık Merkez Bina'da basın toplantısı düzenleyen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, hükümetin yeni döneminin ekonomik ajandasını açıklarken, "Yeni dönemdeki eksen farklılığı, artık büyümeyle istikrara geçiş dönemine başlıyoruz. Düşük kamu borcu ve yüksek istihdam dönemi olacak." dedi.

Yeni dönemde büyümeyi kalıcı hale getirip, onun ortaya çıkaracağı istikrar atmosferinin güçlendirilmesini sağlayacaklarına işaret eden Ekren, yeni dönemin 5 temel eksenini ise 'kapsamlı istihdam artışı, sanayinin güçlendirilmesi, teknolojik gelişme, insan kaynakları ve makro ekonomik istikrar' olarak özetledi. 2008-2012 dönemini kapsayan 5 yıllık eylem planı ise bu ayın sonunda veya gelecek ayın başında ilan edilecek.

Sosyal Güvenlik Kanunu'nun önceki cumhurbaşkanı tarafından veto edildiğini hatırlatan Ekren, yasa tasarısının üç ayda Meclis'e sunulup yasalaşacağını bildirdi. Türkiye'nin ciddi sosyal güvenlik açığı olduğunu belirten Ekren, sosyal güvenlik açığının şu an bütçenin ikinci kalemi olmaya aday göründüğünü vurguladı. Mali dengeyi bozacak ve veto yemeyecek bir düzenleme yapılacağını kaydetti.

İstikrar ve büyüme için vazgeçemedikleri makro ekonomik istikrarın, hem kamu yönetiminde hem de mali reformlarla devam edeceğini dile getiren Ekren, 10 bin dolarlık kişi başı milli gelir hedefine cumhuriyetin 100. yılında ulaşmayı hedeflediklerini aktardı. Yeni dönemde işgücüne özel önem verilerek, işgücü piyasasının kalitesi artırılacak. Yatırım ortamı ve iklimi idari düzenleme ve teşviklerle iyileştirilecek.

3 aylık dönemde sadece ekonomik istikrara değil, ekonomik istikrarı kalıcı hale getiren reel sektör yatırımlarına da özel önem vereceklerini söyleyen Ekren, 2008 yılı bütçesinin güven, istikrar, ulusal ve küresel gelişmelerle mali disiplini organize eden nitelikte olacağını belirtti.

Ekonomik programda verilen taahhütlere uyulacağını ifade eden Başbakan Yardımcısı, "2008-2012 perspektifimiz de yine düşük kamu borcu, yüksek istihdam, Türkiye'nin reytingini yükseltme, ekonomide güveni ihdas etme şeklinde olacaktır.'' ifadelerini kullandı. Cari açığın, dış ticaret, hizmetler, yatırımlar ve işçi geliri transferlerinden kaynaklandığını anlatan Ekren, bu açığın ne kadarının doğrudan yatırımlardan, ne kadarının portföy yatırımlarından, ne kadarının kredi yatırımlarından kaynaklandığına bilimsel yaklaşılacağını dile getirdi.

Bölgesel teşvik sağlanacak

Devlet Bakanı Ekren, Doğu ve Güneydoğu bölgesine yapılacak yatırımlarla ilgili olarak daha önceki teşviklerin geri dönüşlerine bakılacağını, ardından bölgesel ve sektörel teşviklerin yaygınlaştırılmasının planlanacağını duyurdu. "Yeni ekonomik ajandanın en kritik olanı budur. Belki de açılım olarak ifade edeceğimiz tarafı da burada aramak gerekir.'' diyen Ekren, terör olayı yaşanan bölgelere dönük özel ekonomik önlem olup olmayacağına ilişkin soruya karşılık, ekonomik güvenlik ve savunma konsepti içinde bütün bölgelerde devletin gücünün artacağını söyledi.

Siyasi ve ekonomik istikrarın daha kolay sağlanabilmesi için Cumhuriyet tarihinde ilk defa, 'ekonomik güvenlik ve ekonomik savunma konsepti'ni birlikte ele alacaklarını dile getiren Ekren, reel sektörde ekonomik güvenlik ve ekonomik savunmadan, "eğer hanehalkı, firma ve devleti düşünüyorsak, hanehalkı için; ekonomik güvenlik ve savunma mümkün olduğu kadar uzun süreli yaşanabilir bir istihdam fırsatlarının zaman içinde oluşturulması''nın anlaşıldığını ifade etti. Ekren, "Devlet için ekonomik ve savunma konsepti de yine sağlıklı bir vergi sistemi, tabana yayılmış bir vergi sistemi ile sosyal devlet hizmetlerini etkin şekilde yerine getirebileceği bir yapıya kavuşması olayıdır." diye konuştu.

Faiz dışı fazla yüzde 6,5 demişsek 6,5' tur

Bakan Ekren, İstanbul'un, başlangıçta bölgenin, sonrasında dünyanın uluslararası finans merkezi haline getirilmesi için start verileceğini bildirdi. Ekren, gazetecilerin Merkez Bankası başta olmak üzere taşınmaya ilişkin yaşanan tartışmaları hatırlatması üzerine, öncelikli hedefin finans merkezi altyapısını kurmak olduğunu belirterek, "Finans merkezi olmak için rakip olduğumuz finans merkezlerinin lojistik desteği ile finans merkezi altyapısının güçlendirilmesi lazım. Daha sonra kamu kuruluşlarının İstanbul'u tercih etmesi konusu gelecek. Olaya restleşme diye bakmayın. İstanbul cazibe merkezi olup, altyapısı tamamlanınca belki kendileri gitmek isteyecekler." şeklinde konuştu.

Ekren, IMF ile yola çıkılıp çıkılmayacağına yönelik soruya ise şu cevabı verdi: "Burada sunduğum program, 2008 sonrası için bir yol haritası değil. Hükümet olarak atmamız gereken inisiyatiflerimizin kilometre taşlarıdır. Bütçemizi hazırlarken de, kurguyu yaparken de 2008 yılına kadar devam edecek program taahhütlerine bakıyoruz. O programda faiz dışı fazla olarak neyi taahhüt etmişsek taahhüdümüzü yerine getireceğiz, dersek o noktadan tartışmaya başlıyoruz demektir. 6,5 demişsek 6,5'tur."

http://www.zaman.com.tr/webapp-tr/haber.do?haberno=599034