Sporda liglere özel vergi gündemde Vergi Konseyi, Gelir Vergisi Kanunu hazırlıkları kapsamında sporcuların vergilendirilmesinde liglere göre oranların farklılaştırılmasını önerdi.
Vergi Konseyi'nin, yeni Gelir Vergisi Kanun Taslağı çalışmaları kapsamında hazırladığı raporda, sporcuların vergilendirilmesinde yıl sonunda bitecek yüzde 15'lik stopaj uygulamasının, liglere göre oran farklılaştırması da yapılarak, kalıcı hale getirilmesi istendi. Yeni Gelir Vergisi Kanun Taslağı için Gelir İdaresi Başkanlığı ve Gelir Politikaları Genel Müdürlüğü ile ortak çalışma yürüten Vergi Konseyi, bu kapsamda sporcuların vergilendirilmesine dönük bir de rapor hazırladı. Gelir Vergisi Kanunu Çalışma Grubu tarafından kaleme alınan raporda, sporcuların vergilendirilmesinde yaşanan çeşitli sorunlar ile yeni düzenlemede dikkate alınması istenen çeşitli önerilere yer verildi. Spor kulüplerinin büyük bölümünde gelirlerin giderleri ancak karşıladığı belirtilen raporda, spor camiasının mevcut vergi sisteminden memnun olmadığı vurgulandı. Dernekler Kanunu'nun kulüpler için yetersiz olduğu da belirtilen raporda, amatör spor branşlarının da kulüpleri mali açıdan zorladığı ifade edildi. Raporda, futbolcuların yurt dışında nasıl vergilendirildiği de irdelendi. Dışarıda gelirlerin yıllık beyanname ile beyan edildiği kaydedilen raporda, transfer ücretinin yüzde 25'inin vergiden istisna edildiği, masrafların da gelirden indirebildiği anlatıldı. STOPAJ SONA ERİYOR Raporda, spora yönelik şu tespit ve öneriler ise şöyle sıralandı: -Sporda, stopaj usulüyle vergileme, 2007 yılı sonunda sona eriyor. Geçici 46'ıncı maddenin kalıcı hale getirilmesi daha mantıklı. —Türkiye’de tesislerde yetersizlik var. Ecrimisil ve rayiç bedeller, kulüplere çok yüksek geliyor. Futbol sahalarında çimlerin bakımı bile büyük maliyetler gerektiriyor. —Amatör branşlar, kulüpleri zorda bırakıyor. Kulüplerin mali yapıları değerlendirilirken, birkaç büyük kulüp tarafından ayakta tutulan amatör branşlar da gözönünde bulundurulmalı. —Stopajda yüzde 15 korunsa bile, yapılan yatırımlar için (özellikle amatör branşlara yapılan yatırımlar) mahsup düşünülebilir. -Dernekler Kanunu, kulüpler için yetersiz. Kulüpler için sezona bağlanmış özel hesap dönemi tayin edilmeli. —Spor camiasında, özellikle de 2. ligde, SSK primlerinin ödenmemesi gibi bir sorun var. Futbol Federasyonu'nda bunun takip edildiği bir birimin bulunması gerekiyor. Sporcuların da primlerinin zamanında yatırılıp, yatırılmadığını kontrol edebilmesi sağlanabilir. —Yabancı futbolcularda sorunlar mevcut. Paralarını tahsil edemediklerinde FİFA, UEFA gibi mercilere giderek, hak etmedikleri paraları dahi alabiliyor Getirilecek vergi düzenlemelerine, yabancı futbolcu ve teknik adamlar dahil edilmeli. —Transferler yıl ortasında yapıldığında, 2 işverenden ücret alınması ve müterakkiyet nedeniyle yüksek vergileme söz konusu oluyor. Buradaki tutarsızlığın çözülmesi gerekiyor. —Noter mukavelesinde harç ve damga vergisinden kaçınmak için sözleşmeler farklı düzenleniyor. Düşük ücretler üzerinden yapılan sözleşmeler de, devletin gelir vergisi kaybına yol açıyor. SPORCULARA FARKLI VERGİLEME -Sporcuların serbest meslek erbabı sayılması düşünülemez. Sanatçıyla kıyaslama yapılıyor. Ama sanatçılar bağımsız. Sporcunun ise spor kulübüne bağlı olması ve bunun dışına çıkamaması nedeniyle kazancı ücret olarak değerlendirilmeli. Ancak, sporcuların vergilendirilmesinde meslek amortismanı uygulaması getirilirse, serbest meslek kazancı olarak vergileme söz konusu olabilir. —Sporcu, diğer ücretliler gibi hayatı boyunca o geliri elde eden kişi değil. Spor faaliyetlerinin, yaşam içerisindeki kısalığı da vergileme rejiminde gözönünde bulundurulmalı. Sporu seçen kişinin eğitimden uzak kalarak, ömür boyu sahip olacağı bir meslek seçemediği de görülmeli. Aynı şekilde sporcuların giderleri de yüksek (masör, doktor, ödedikleri cezalar v.b) Bu nedenle, sporcular, farkı bir vergileme rejimiyle, istisna uygulamasına tabi tutulabilir. Sorumlu sıfatıyla kulübü tarafından vergilendirildiğinden kendisinin elde ettiği gelir dikkate alınmalı. Bu gelirin bir kısmının vergi dışı tutulması da düşünülebilir. —En iyi vergilendirme, amatörde ücret üzerinden, profesyoneller için de liglere göre sınıflandırma yapılarak gerçekleştirilebilir. Yüzde 15'lik ilk dilimin altına da inilebilir. —Vergileme aşamasında, 1. lig futbolcuları ile ikinci ve üçüncü lig futbolcu ve teknik adamları ayrı ayrı değerlendirilmeli. Örneğin 1. ligde yüzde 10, 2. ligde yüzde 5, 3. lig ve amatörde yüzde 1 oranları uygulanabilir. 1. ve 2. ligler için yüzde 10'luk tarife de geçerli olabilir. Liglere göre oran farklılaştırmasına basketbolu da dahil etmek gerekir. MALİYE DEĞERLENDİRME YAPACAK Maliye Bakanlığı yetkilileri, yılsonunda bitecek olan stopaj uygulamasının yeniden ele alınacağını bildirdi. Türkiye'de asgari ücretliler ayda 72 YTL vergi verirken, yılda milyarlık sözleşmelere imza atan futbolcuların düşük vergi ödemesinin kamuoyunda tepki çektiğini belirten bir Maliye yetkilisi, şöyle konuştu: ''Bu şartlarda futbolculara, basketbolculara ödenen paraların da normal vergi tarifesine tabi olması gerekiyor. Ancak, kulüplerin ekonomik açıdan içinde bulundukları açmaz da bir başka gerçek. Bu nedenle 4842 Sayılı Yasadaki geçici bir madde ile sporcular için 2007 yılı sonuna kadarki dönemde normal gelir vergisi tarifesi yerine stopaj usulü vergilemeye geçtik. Yeni Gelir Vergisi Kanunu'nun 2008 yılı başına yetişmesi mümkün görünmüyor. Bu nedenle sporcularla ilgili stopaj uygulaması, yeni düzenleme yasalaşana kadar bir süre daha uzatılabilir. Uzatma olmazsa zaten normal tarifeye geçilecek. Ancak, bu konuda henüz bir değerlendirme yapmadık.'' http://www.gazeteport.com.tr/NEWS/GP_089918 |