Milli Prodüktivite Merkezi (MPM) Gaziantep Bölge Müdürü Mustafa Balaban, kurumsallaşmayan aile şirketlerinin varlıklarını sürdürmekte zorlandıklarını belirtti.

Balaban, yazılı açıklamasında, yapılan araştırmaların, dünyadaki şirketlerin yüzde 80'inden fazlasının aile şirketi olduğunu ortaya koyduğunu, Türkiye'de bu oranın daha da yükseldiğini belirtti.

Aile şirketlerinin, akrabalık bağı olan bireylerin mal ya da hizmet üretmek için kurdukları örgütler olarak tanımlanabileceğini ifade eden Balaban, aile şirketlerinde üretim, pazarlama, finansman gibi faaliyetlerin aile bağı ile birbirine bağlı kişilerce yürütüldüğüne dikkati çekti.

Balaban, patron şirketlerinin ise tek kişinin sahip olduğu ve patronun ailesinden kimsenin çalışmadığı şirketler olarak tanımlanabileceğini, patron şirketlerinin aile şirketlerine göre kurumsallaşmaya daha yatkın olduklarını ifade etti.

Balaban, açıklamasına şu görüşlere yer verdi:

"Kurumsallaşma sürdürülebilir başarı için gereken yönlendirme, yönetim ve kontrol sistemlerinin uygulanması, küreselleşmeyle gelen değişimlere ayak uydurabilmedir. Aile şirketleri, değişen ekonomik yapıda oluşan krizlere karşı direnç gösterebilirken, aile içi sorunlar nedeniyle varlıklarını sürdürmekte zorlanıyor. Sürekliliğin gerçekleşmemesinin temel sebebi, şirketin belirli bir büyüklüğe ulaşmasına rağmen kurumsallaşma çalışmalarının ya başlatılamaması ya da gerçekleştirilememesidir.

Aile şirketlerinde konu ve planlamaların profesyonel bir şekilde ele alınmaması, aile içi iletişimin gelişime bağlı olarak tam kurulmaması, ya da tecrübe ve anlayışların kuşaklar arasında devir edilmemesi sıkıntılar yaratmaktadır. Önemli olan, aile şirketleri hem kendi aile kaynaklarını aynı zamanda diğer insan kaynaklarını çağdaş yönetim teknikleriyle etkili ve verimli şekilde yönetebilmelidir. Bu da kurumsallaşma şartları arasındadır."

Balaban, kurumsallaşmanın işletmede hem üretim hem de insan kaynakları ve dış ilişkiler açısından sistemleşmeyi gerektirdiğini vurguladı. Bununla birlikte kurumsallaşmanın şirketin tamamen profesyonellere terk edilmesi, kontrolün tamamen bırakılması olmadığını kaydeden Balaban, açıklamasını şöyle tamamladı:

"Kurumsallaşma şirketin kurallarının kişilerin kurallarının önüne çıkarılması, aile ve iş ilişkilerinin birbirinden ayrılması demektir. Aile şirketlerinde kurumsallaşma kalite yönetim sistemiyle başlıyor. Prosedürlerin, talimatların, iş akış şemalarının, sorumluların, görev dağılımlarının belirlenmesi çalışmaları, şirketin vizyon ve misyonunun belirlenmesi aile şirketlerinin sürekliliği ve verimliliği açısından önem taşıyor."

http://www.vergiportali.com/Content.aspx?Type=NewsD&Id=4326