Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
BDDK: Kur riskine dikkat, durgunluk riski tedirgin ediyor PDF Yazdır e-Posta
19 Ekim 2007
BDDK, firmaların kur riskinin yakından izlenmesi gerektiğini vurgularken, küresel alanda resesyon riskinin artmasıyla tedirginliğin yükseldiğine dikkat çekti.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), döviz kredileri ile dövize endeksli kredilerin boyutu dikkate alındığında, bankaların müşterileri olan firma ve kişiler tarafından taşınan kur riskinin izlenme gereğinin devam ettiğini vurgulayarak, özellikle global bir resesyon ihtimalinin ortaya çıkmasının tedirginliği artırdığına dikkat çekti. BDDK tarafından yayınlanan "Türk Bankacılık Sektörü Kur Riski Değerlendirme Raporu"nda, son dönemde, temel makroekonomik yurtiçi verilerin de ekonomide bir yavaşlama yönüne dönmesi halinde firmalar ve kişiler üzerindeki kur riskinin, gerçek ve tüzel kişilerin ödeme güçlerinde sıkıntı yaratarak, bankacılık kesimine dolaylı bir yoldan, kredi riski olarak dönme olasılığının mevcut olduğu belirtildi.

Raporda, Türk bankac
ılık sektörünün yabancı para pozisyonlarının geçmişe kıyasla daha dikkatle izlendiğine işaret edilerek, sistemin kur riski genel olarak değerlendirildiğinde şu sonuçlara ulaşıldığı kaydedildi:

-- Sektörün yabanc
ı para net genel pozisyonunun (YPNGP) 2006 yılının ilk yarısında değişkenlik göstermekle beraber çoğunlukla negatif iken, ikinci yarısında genel olarak pozitif seyrettiği, 2007 yılının ilk yarısında ise bankaların net pozisyonlarını hacmini de büyüterek açtıkları,

-- Sektörün YPNGP/Özkaynak oran
ının yasal sınırlar içinde olduğu,

-- Bilanço içi net pozisyonun genel olarak aç
ık olduğu,

-- Dövize endeksli krediler ve bankalar
ın yurtdışı teşkilatları tarafından Türkiye'ye kullandırılan krediler nedeniyle dolaylı bir kur riskinin oluştuğu,

-- Bankalar
ın yurtdışı şubelerince kullandırılan nakdi kredilerin, toplam yabancı para nakdi kredilerin yüzde 59'una ulaştığı, bunun önemli kısmının ise off-shore şubelerce kullandırıldığı,

-- Bilanço d
ışı işlemlerin, bilanço içi net açık pozisyonun kapatılması ve kur riskinden korunmak amacıyla giderek daha yoğun olarak kullanıldığı,

-- Bilanço d
ışı işlemlerde farklı enstrümanlara başvurulmakla beraber en yüksek işlem hacmine swap işlemlerinin ve ardından forward işlemlerinin sahip olduğu,

-- Para opsiyonlar
ı, para ve faiz swapları ile forward işlemleri toplamının Haziran 2007 sonu itibarıyla toplam türev işlemlerin yüzde 94'üne tekabül ettiği,

-- Sektörün pozisyonunu önemli ölçüde, i
şlem hacminde en yüksek paya sahip olan özel bankalar grubunun pozisyonunun belirlediği,

-- YPNGP/Özkaynak oran
ının, özel bankalar grubunda genel olarak negatif, yabancı bankalarda Mayıs 2006-Mart 2007 dönemi dışında negatif, kamu bankaları, kalkınma yatırım bankaları ile katılım bankalarında ise genel olarak pozitif seyrettiği,

-- Tüm dövizler üzerinden i
şlem yapılmakla beraber yabancı para işlemlerin en yoğun olarak dolar ve euro ile yapıldığı,

-- Döviz cinsleri itibar
ıyla taşınan pozisyonlardan dolar ve euro cinsinden pozisyonların banka bilançolarına etki edebilecek düzeyde oldukları,

-- Bankac
ılık sektöründe YTL, dolar ve euro cinsinden pozisyonlardaki vade boşluklarının faiz riski yaratma potansiyeli taşıdığı,

-- Türev i
şlemlerin yoğun olarak özel ve yabancı bankalar tarafından kullanıldığı,

-- Para swaplar
ının büyük bir kısmının on-shore’da faaliyet gösteren bankalarla imzalandığı,

-- Türk bankac
ılık sektöründe kendi risk grubu ile türev işlemleri yoğun olarak yabancı bankaların yaptığı sonucuna ulaşılmaktadır.

 

http://www.gazeteport.com.tr/NEWS/GP_092622