Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
ATO Başkanı Aygün: Maliye, bayramdan sonra 130 bin esnafa vergi saldırısı başlattı PDF Yazdır e-Posta
19 Ekim 2007
Image
  
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, vergi borcu bulunan 130 bin mükellefin bankalardaki mevduatlarının bloke edilmesiyle ilgili olarak, ''Maliye Bakanlığı, Bayramdan sonra 130 bin esnafa 9 milyar YTL'lik vergi saldırısı başlattı'' dedi.

Aygün, yaptığı yazılııklamada, hesapları bloke edilen esnafın parasını kullanamadığı için çekini senedini ödeyemeyecek hale geldiğini, ''sicilinin bozulduğunu, kara listeye düşğünü'' belirtti.

Ödenmeyen çekler yüzünden esnaftan alacaklı olan tüccarların da bu uygulamadan olumsuz etkilendiğini ifade eden Aygün, şunları kaydetti:

''Maliye bir dominoyu devirdi. Piyasadaki bütün dominolar birbiri ardına yıkılıyor. Vergi ödememe eğilimi, elbette onaylanacak bir durum değil. Kazanan esnaf vergisini de ödeyecek. IMF'ye verilen rakamlar tutacak diye esnafın bayramı bile zehir ediliyor. Esnafın bayramdan sonraya verdikleri çeklerin arkası yazılmaya başlandı, senetleri protesto oluyor. Vergi Dairesi ile anlaşarak borcunu taksitlendiren mükelleflerin bile hesaplarına bloke koydular.''

Esnafın borcunu ödememe eğiliminden değil, durgun geçen yaz sezonu nedeniyle vergi borcunu ödeyemediğini belirten Aygün, ''Banka hesaplarına bloke konulmasından sonra esnafın dükkân ve arabalarına haciz silahıyla gidilecek'' dedi.

 

http://www.dunyagazetesi.com.tr/news_display.asp?upsale_id=330933

 

 

Sezgin Özcan - Kazlar yolunmuyor, derisi yüzülüyor (26.10.2007)

 

Maliyenin Ramazan Bayramı’nın hemen akabinde başlattığı sürpriz haciz uygulamalarının yankıları devam ediyor.

Ünlü bir sözü var. “Vergileme sanatı, kazı bağırtmadan ondan, mümkün olduğu kadar fazla tüy almaktır” diye.

Maliye son uygulamasıyla kazların tüyünü yolmuyor, adeta derisini yüzüyor. Yüzülen deride bir daha tüy biter mi diye düşünmüyor.

Vergi borcu olan ve yapılan tebligata rağmen bu borcunu ödemeyen, tecil talebinde de bulunmayan mükellefe, idarenin haciz uygulama yoluna gitmesi, yasal bir uygulama. Buna kimsenin sözü olamaz. Ancak idarenin de bu uygulamayı yaparken, ünlü sözde olduğu gibi kazı bağırtmadan yapması, özellikle de derisini yüzmemesi gerekiyor.

Hukuk devleti olmanın gereği olarak, kendi hukuku kadar, borçlu mükellef hukukunu da koruması gerekiyor. Ancak Maliyenin, vergi borcu bulunan mükelleflerin banka hesaplarına haciz uygulamasında hukuka aykırı işler de yapılıyor.

ÖDEME EMRİ GÖNDERMEDEN HACİZ

Vergi borcu olan mükelleflere, öncelikle ödeme emri tebliğ edilmesi gerekiyor (6183 sayılı Kanunu, Md.55). Maliye Bakanlığı’nın 30 Haziran 2007 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Seri A Sıra No:1 Tahsilat Genel Tebliği ile yaptığı açıklamaya göre; “ödeme emri tebliğ edilen borçlunun, 7 gün içerisinde borcunu ödememesi veya mal bildiriminde bulunmaması halinde, haciz yoluna gidilebileceği” belirtiliyor. Ancak bazı borçlulara ödeme emri tebliğ edilmeden, banka hesaplarına haciz uygulanıyor.

MAHSUPLAR GECİKTİRİLİYOR

Banka hesaplarına haciz uygulanan bazı mükelleflerin borcundan çok, mahsubunu talep ettiği alacağı var. Bunlar, “borcumu alacağımdan mahsup edin” diye, mahsup talebinde bulunmuşlar. Vergi dairesi, mahsup işlemini yapmayı geciktiriyor, banka hesabına “borcu var” diye el koyuyor.

BORÇ TUTARININ ÜZERİNDE HACİZ UYGULANIYOR

Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda “borca yetecek miktarda haciz yapılacağı” , Tahsilat Genel Tebliği’nde de “alacak tutarından daha fazla değerde haciz yapılmaması gerektiği” net olarak açıklandığı halde, borç tutarından daha fazla değerde haciz uygulanıyor.

Bankalara gönderilen yazılarda mükellefin borç tutarı bildirilmiyor. Bu durumda mükellefin bankadaki tüm hesabına, örneğin; 100 bin YTL borcu olanın 500 bin YTL’lik hesabına haciz uygulanıyor. Ya da tüm bankalara yazı gönderiliyor. Birinci bankada vergi borcunu karşılayacak para olsa dahi, olaydan haberi olmayan, diğer bankalardaki hesaplar da bloke ediliyor.

Bu arada, Tahsilat Tebliğine göre, bankalara yapılacak haciz tebliğlerinin sadece tebliğ tarihindeki banka mevcutlarını konu alması gerekirken, ileride yatırılacak paralara da haciz tebliğinde bulunulduğu, iddialar arasında yer alıyor.

MÜKELLEF İTİBARINI KAYBEDİYOR

Banka hesaplarına “haksız yere” el konulan mükelleflerin, vadesi gelmiş çekleri “karşılıksız” çıkabiliyor, senetleri “protesto” olabiliyor.

Çeklerinin arkası yazılan ya da senetleri protesto olan mükellef, hem iş dünyasında hem de bankalar nezdinde, itibarını ve kredibilitesini kaybediyor.

 

http://www.gazeteport.com.tr/EKONOMI/NEWS/GP_097114