Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
KDV ve krizle sarsılan leasingciyi 2009'da büyük müşteriler kurtardı (27.11.09) PDF Yazdır e-Posta
27 Kasım 2009

    Katma Değer Vergisi (KDV) avantajının ortadan kakmasıyla kriz daha başlamadan yüzde 35 daralan leasing sektöründa daralma yüzde 65'e çıktı. KOBİ'lerin yatırım yapacak durumu kalmayınca leasingci 2009'u büyük müşterilerle kurtardı.
    
    2008 sonu ve 2009'un ilk üç çeyreğine damgasını vuran ekonomik kriz, beraberinde büyümeyi yıllardır finanse eden tüm aktörlerde küçülmeyi de getirdi. Katma Değer Vergisi (KDV) avantajının ortadan kaldırılması ile kriz öncesinde zaten yüzde 35 küçülen finansal kiralama (leasing) sektöründe de daralma, dokuz aylık veriler bazında yüzde 65'e ulaştı. 2007 yılı sonunda 8.2 milyar dolar işlem hacmine, 51 bin işlem adedine ulaşarak zirve yapan sektör, 2009'un ilk dokuz ayında sadece 4 bin 363 işlem gerçekleştirebildi. 2009'un tümü için beklenti ise 2-2.5 milyar dolarlık bir işlem hacmi. Leasingcilerin hâlâ işlem yapabiliyor olmasını sağlayan ise yıllardır sektörü sırtlayan Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler (KOBİ) değil, büyük müşteriler oldu.
    
    Sözleşme büyüklüğü 5 kat arttı
    Sektörün aktif büyüklüğü bakımından en büyük şirketi olan Yapı Kredi Leasing Genel Müdürü Nurgün Eyüboğlu, sektörün ana segmenti olan KOBİ'ler yılın ilk yarısında yatırım yapacak durumda olmadığı için leasing şirketlerinin faaliyetlerini orta ve büyük ölçekli şirketlerin işlemleriyle telafi ettiğini belirtti. Eyüboğlu, geçmiş yıllarda 100 bin-200 bin TL olan işlem büyüklüklerinin böylece 500 bin TL'ye kadar çıktığını ifade etti.

    Fakat Eyüboğlu, hareketlenmenin devamlılık taşıdığını söylemek ve "büyüme başladı" diyebilmek için orta ve büyük ölçekli müşteriler yerine KOBİ'lerin talebinde bir hareketlilik başlaması gerektiğine dikkat çekti.

    "2010'da işlem büyüklüklerinde bir düşüş fakat işlem sayısında artış yaşanacak. Bu durum bir kötüleşmenin değil normalleşmenin işareti olacak" diyen Eyüboğlu, bu durumun kısmen ertelen yatırımların yavaş yavaş devreye sokulmasından kaynaklandığı söyledi. Fakat Eyüboğlu'nun bu artışla ilgili dikkat çektiği bir önemli unsur daha var. Eyüboğlu'na göre durgunluk artık öyle bir noktaya geldi ki, fiyatlar dibe vursun diye bekleyen yatırımcılar açısından satıcıların fiyatları hareketlenme yaratacak noktaya ulaştı.

    2009'un üçüncü çeyreğinde başlayan hareketlenmenin kaynağı olarak ise Eyüboğlu, inşaat, sağlık ve enerji sektörlerine dikkati çekti.

    Sahip olduğu yüzde 1'lik KDV avantajının yüzde 8'e çıkarılmasıyla ağır darbe alan sektör, kriz döneminde biraz arka planda kalan sorunla ilgili şimdi yeni girişimler yapıyor. Devletten ilgi beklediklerini söyleyen Eyüboğlu, "Amacımız alınmış bir kararı geriye çevirmek değil, işlerliği olan bir karar haline getirmek için beraber oturup bir ara çözüm bulmak. Mesela, KDV'nin bir bacağında yüzde 1, bir bacağında yüzde 8 olacağı bir sistem olabilir. Şu ana kadar bu sorun çok öncelikli hale gelmeyen sorunun bundan sonraki dönemde öncelikli olmasını istiyoruz" dedi.
    
    FİDER birlik oluyor
    Sektörün bir diğer önemli beklentisi ise düzenlenme aşamasındaki yeni yasa. Yeni yasa ile yapılmakta olan yatırımların vade sonunda mutlak mülkiyet devrinin zorunluluğu ortadan kalkacak. Operasyonel leasing adı verilen yöntemle böylece, nihai kullanıcının istediği vade sonunda kullandığı malı leasing şirketine devredilmesi mümkün olacak. Bu yasanın sektörde bir itici güç olması bekleniyor.

    Operasyonel leasinge konu olan yatırımlar genelde otomobil, bilgisayar, tıbbi cihazlar, üst segmentte uçak ve gemi finansmanına kadar uzanıyor. Söz konusu açılımla, Türkiye'de yüzde 6'larda olan leasingin yatırım finansmanı içindeki payının Avrupa Birliği (AB) ve ABD'deki gibi yüzde 20-30'lara çıkması bekleniyor. Bu noktada çok önemli bir gelişmeye dikkat çeken Eyüboğlu, Finansal Kiralama Derneği'nin (FİDER) birliğe dönüşeceğini belirterek, "Birlik olunca sesiniz daha çok duyuluyor ve yaptırım gücünüz de daha çok oluyor. Birçok konuyu daha fazla kayıt altına alabiliyorsunuz" diye konuştu.
    
    Küçük şirket uzmanlaşmalı
    Sektörde gayrifaal şirket sayısının çok fazla olduğuna dikkat çeken Eyüboğlu, ilk 5-6 şirketin sektörün yüzde 70 hacmini yaptığının altını çizdi. Bu 5-6 şirketin de banka kökenli olduğunu hatırlatan Eyüboğlu "Banka kökenli şirketler daha avantajlı olacak. Diğer şirketler, yeni kanunun da katkısıyla uzmanlık dalları seçerek ayakta kalabilirler. Banka kökenliler ise tüm segmentlerde varolacaktır" dedi.
    
    Patronlar krizde lüksle anılmak istemedi
    Sektöre ilişkin ilk dokuz aylık verilere bakılınca en fazla dikkat çeken noktalardan biri ise geçtiğimiz yıllarda yükselen bir trend haline gelen uçak, helikopter ve yat gibi lüks segmentteki araçların leasinginin çok azalmış olması. Hatta hava ulaşım araçlarında ikinci çeyrekte leasing sıfırlanmış görünüyor. Uçak leasingi olarak bu yıl toplam 3 tane işlem yapıldığını söyleyen Nurgün Eyüboğlu, bunları da zaten sektördeki iki oyuncunun gerçekleştirdiğini belirtiyor. Büyük ölçekli müşterilerde ileride uçak ve helikopter trendi olacağını söyleyen Eyüboğlu, krizde ise patronların bu türden yatırımlarla öne çıkmak istememesi nedeniyle talebin ertelendiği inancında. Fakat leasing sektörü önümüzdeki yıllarda bu segmentte önemli bir artış bekliyor.


http://www.referansgazetesi.com/haber.aspx?HBR_KOD=133301&KTG_KOD=411